Sultaniye

S u l t a n i y e

Facebook
Twitter
LinkedIn

Esas şöhretini kurutulmuş üzüm olarak yapan Sultaniye üzümünü hepimiz biliriz. Kahverengi ve doğal şekerli lezzetiyle, yediğimiz keklerin, çöreklerin içinde mutlaka karşımıza çıkan, mutfak raflarımızın ayrılmaz bir parçasıdır. Zaten bu özelliğine baktığımızda Sultaniye üzümünün çok kullanımlı kimliği hemen kendini belli eder.

 

Doğum yerinin İzmir Karaburun olduğu bilinen Sultaniye zaman içinde biraz daha doğuya doğru hareket ederek en geniş ekim olanaklarını Manisa’da elde etmiştir. Halen de Sultaniye üzümünün en büyük üreticisi Manisa ilidir. Manisa ve İzmir arasında Sultaniye’yi sahiplenmek konusunda tatlı bir rekabetin yaşandığını gazete haberlerinden izliyoruz.

 

Sultaniye üzümünün yuvarlak veya eliptik olduğunu görürüz. Yeşil-sarı renkli, ince kabuklu taneleri vardır, bu taneler orta irilikteki ve normal sıklıktaki salkımlarda olgunlaşır. Sultaniye üzümü hem taze olarak sofrada tüketilen hem kurutularak değerlendirilen hem de şarap imal edilen çok amaçlı bir kullanım zenginliğine sahiptir.

 

Osmanlı tarihinde Manisa, ileride padişah olacak şehzadelerin yetiştiği vilâyetlerin önde gelenlerinden birisiydi. Şehzadeliği Manisa’da geçen Fatih Sultan Mehmet ve Kanunî Sultan Süleyman, ilk akla gelen isimlerdendir. Manisa’nın tadı, aroması ve yapısıyla öne çıkan bu üzümünün adını, ‘Sultanlara lâyık’ yakıştırmasıyla Sultani olarak aldığı rivayet edilir.

 

Sultaniye üzümünün en ayırt edici özelliği çekirdeksiz oluşudur. 1863 yılında William Thompson, Sultaniye üzümünü Amerika’ya götürerek tescil başvurusu yapar ve adı uluslararası ticarette o zamandan beri ‘Thompson Seedless’ olarak kullanılır. Aslında üzümün farklı coğrafyalara adapte olmak konusunda çok uyumlu bir meyve olduğunu biliyoruz, Amerika ve Avustralya’da da Sultaniye üzümünün iyi sonuçlar vermesi şaşırtıcı değil. Esas hayıflanmamız gereken kısım ürünlerimize sahip çıkma alışkanlığını çok geç kazanmış olmamız. Sultaniye ancak 2019 yılında menşe adıyla Coğrafi İşarete sahip oluyor; neredeyse 150 yıl sonra.

 

Sultaniye, uzun yıllardır şarap üreticilerinin de ilgisini çeken bir üzüm olmuş. Başlangıçta daha çok yarı tatlı ve tatlı şaraplar için kullanılmış; bu kullanım alanı hâlâ sürüyor. Pamukkale ve Doluca yarı köpüklü beyaz şaraplarında, Kavaklıdere Ancyra, Doluca DLC serilerinde kupaj olarak Sultaniye kullanıyor. Ama son birkaç yıldır sek şaraplar arasında Sultaniye’nin seçenek sayısının arttığını görüyoruz. Paşaeli, Heraki, Büyülübağ ve Sobran gibi şarap üreticileri monosepaj sek beyaz şarap olarak Sultaniye üretiyorlar.

 

WAYANA Şarap Menüsünde hem monosepaj hem de köpüklü olarak Sultaniye şaraplarını servis ediyoruz. Her şaraphanenin ve teruvarın Sultaniye üzümünü yorumlama biçimi birbirinden farklı; onun için her biri değişik yanlarıyla öne çıkıyor. WAYANA’da bütün şarapları kadeh olarak servis etmemiz işin en güzel yanı; hepsinden kadehle tattığınızda kendi favorinizi keşfetmeniz çok daha kolay.

 

Türk Patent Enstitüsü Sultaniye Menşe Adı Belgesi için:

https://ci.turkpatent.gov.tr/Files/GeographicalSigns/ebd8f25a-18be-496f-be21-1fb24eb2686b.pdf

 

İzmir ve Manisa Ticaret Odaları arasındaki tatlı rekabet haberi için:

https://www.manisahaberleri.com/thompson-seedless-degil-sultaniye-uzumu

Katerina Monroe
Katerina Monroe

@katerinam •  More Posts by Katerina

Congratulations on the award, it's well deserved! You guys definitely know what you're doing. Looking forward to my next visit to the winery!